21 Eylül Alzheimer Farkındalık Günü: Alzheimer Hastalığını Tanıyalım
Eylül ayı, tüm dünyada Alzheimer farkındalık ayı olarak anılmaktadır. Bu vesileyle toplumda Alzheimer hastalığı hakkında bilgilenmeyi ve bilinçlenmeyi amaçlayan etkinlikler düzenlenir. Peki Alzheimer hastalığı nedir ve ne kadar yaygındır? Belirtileri nelerdir ve neden erken teşhis önem taşır? Ayrıca hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak için nasıl bir yaşam tarzı izlenebilir ve hasta yakınları bu süreçte neler yapabilir? Torbalı Devlet Hastanesi Nöroloji Uzmanı olarak bu soruların cevaplarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Alzheimer Hastalığı Nedir? Toplumda Yaygınlığı
Alzheimer hastalığı, beyin hücrelerinin yavaş yavaş hasar görmesi ve ölmesi sonucu ortaya çıkan, ilerleyici bir bilişsel yeti kaybı rahatsızlığıdır. Genellikle 65 yaş üstü ileri yaşlarda görülür, ancak nadiren daha genç yaşlarda da başlayabilir. Alzheimer, demans (bunama) olarak bilinen tabloların en yaygın nedenidir. Unutkanlıkla seyreden bu hastalık normal yaşlanmanın bir parçası değildir.
Toplumda oldukça yaygın olan Alzheimer, günümüzde tüm dünyada yaklaşık 50 milyon insanı etkilemektedir. Yaşlı nüfusun artmasıyla bu sayının önümüzdeki yıllarda hızla yükselmesi bekleniyor; öyle ki 2030 yılında 76 milyon, 2050 yılında ise 135 milyon Alzheimer hastasına ulaşılacağı öngörülmektedir. Türkiye’de de durum benzer: Ülkemizde tahminen 600 bin ailenin Alzheimer hastalığı ile mücadele ettiği belirtiliyor. Bu veriler, Alzheimer’ın gerek dünyada gerekse ülkemizde önemli bir halk sağlığı sorunu haline geldiğini göstermektedir.
Belirtileri ve Erken Teşhisin Önemi
Alzheimer hastalığının ilk ve en belirgin belirtisi genellikle unutkanlıktır. Kişi yakın geçmişte yaşanan olayları veya verilen bilgileri hatırlamakta zorlanmaya başlar. Bunun yanı sıra gündelik işleri yapmada zorlanma, kelime bulma veya konuşmada güçlük, yolunu kaybetme ya da bulunduğu yeri karıştırma, kişileri tanımada zorlanma ve karar vermede zorluk gibi bilişsel sorunlar ortaya çıkabilir[3]. İlerleyen evrelerde davranış ve ruh hali değişiklikleri de görülebilir: Örneğin hasta giderek ilgisizleşebilir, zaman zaman huzursuz veya agresif davranışlar sergileyebilir, uyku düzeni bozulabilir ya da depresyon belirtileri yaşayabilir[4]. Ne yazık ki bazı insanlar bu belirtileri normal yaşlılık unutkanlığı sanarak göz ardı edebilmektedir. Oysa Alzheimer normal yaşlanma değildir; bu tür belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir sağlık profesyoneline başvurmak gerekir.
Erken teşhis, Alzheimer’la mücadelede kritik bir öneme sahiptir. Henüz hastalığın başlarındaki dönemde tanı konulması, uygulanacak tedavi ve bakım planlarının zamanında devreye alınmasını sağlar. Günümüzde Alzheimer’ı tamamen durduracak bir tedavi bulunmasa da mevcut ilaç ve tedavi yaklaşımları, hastalığın ilerleyişini yavaşlatmaya ve belirtileri bir miktar hafifletmeye yardımcı olabilmektedir[5]. Erken tanı sayesinde bu tedaviler daha etkin şekilde kullanılabilir, böylece hastanın yaşam kalitesi olabildiğince uzun süre korunabilir[6]. Ayrıca erken teşhis, hem hasta hem de ailesi için geleceğe yönelik planlama yapma, gerekli sosyal ve psikolojik destekleri ayarlama imkânı tanır.
Hastalığın İlerleyişini Yavaşlatmaya Yardımcı Yaşam Tarzı Önerileri
Alzheimer’ı tamamen önlemenin veya kesin bir tedavi ile yok etmenin yolu şu an için olmasa da, yaşam tarzı alanında alınacak bazı önlemler hastalığın ortaya çıkma riskini azaltabilir veya ilerlemesini yavaşlatabilir. Uzmanlar, sağlıklı bir yaşam biçiminin beyin sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu vurgulamaktadır[7]. Bu kapsamda önerilen bazı adımlar şunlardır:
Düzenli egzersiz yapmak: Yürüyüş, yüzme, hafif tempo koşu gibi düzenli fiziksel aktivite, beyne giden kan akışını artırarak hücrelerin daha iyi oksijenlenmesini sağlar. Bu da hem genel sağlık hem de beyin sağlığı için faydalıdır.
Dengeli ve sağlıklı beslenmek: Özellikle Akdeniz tipi beslenme (bol sebze, meyve, tam tahıl, balık, zeytinyağı ve omega-3 yağ asitlerinden zengin diyet) alışkanlığı edinmek tavsiye edilir[7]. Bu tür beslenme modelinin, Alzheimer dahil olmak üzere demans riskini azalttığı ve hastalık sürecini yavaşlatabildiği bilimsel çalışmalarla desteklenmiştir.
Zihni aktif tutmak: Zihinsel aktiviteler ve hobiler beynin egzersizidir. Bulmaca çözmek, kitap okumak, satranç oynamak, yeni bir dil veya beceri öğrenmek gibi uğraşlar zihinsel rezerve katkı sağlar ve hafıza ile düşünme becerilerini destekler.
Sosyalleşmek: Aile ve arkadaşlarla vakit geçirmek, sohbet etmek, ortak aktivitelere katılmak hem zihinsel uyarım sağlar hem de duygusal olarak destekleyicidir. Sosyal izolasyonun azaltılması, yaşlı bireylerde bilişsel gerilemeyi yavaşlatmada önemlidir.
Zararlı alışkanlıklardan uzak durmak: Sigara ve aşırı alkol kullanımının pek çok sağlık sorununda olduğu gibi beyin sağlığı üzerinde de olumsuz etkileri vardır. Bu zararlı alışkanlıklardan kaçınmak, aynı zamanda kalp-damar sağlığını koruyarak demans riskini düşürmeye yardımcı olur[8].
Yukarıdaki önlemler, Alzheimer’ın tamamen engellenmesini garanti etmese de “geri döndürmek mümkün değil ama yavaşlatmak elimizde” sözünü doğrular niteliktedir[7]. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, zihin egzersizleri ve sosyal aktiflik gibi yaşam tarzı faktörleri, hem genel sağlık hem de beyin sağlığı için yatırımlar olup, bilişsel gerilemeyi geciktirmeye yardımcı olabilmektedir.
Hasta Yakınlarının Desteği ve Bu Sürecin Yönetimi
Alzheimer hastalığı sadece hastayı etkilemekle kalmaz; hasta yakınları ve aile üyeleri için de zorlu ve yıpratıcı bir süreci beraberinde getirir[9]. Hastalık ilerledikçe, özellikle orta ve ileri evrelerde, Alzheimer’lı birey günlük basit ihtiyaçlarını bile tek başına karşılayamaz hale gelebilir. Bu durumda bakım verme sorumluluğu çoğunlukla aile üyelerinin üzerine düşer ve bakım süreci çoğu zaman 10-15 yıl gibi uzun bir zaman dilimine yayılabilir[10]. Yakınları, hastanın güvenliğinden beslenmesine, ilaç takibinden kişisel hijyenine kadar her alanda 24 saat ilgilenmek durumunda kalabilir. Gece gündüz sabırla, anlayışla ve sevgiyle bakım vermek son derece meşakkatli bir iştir ve bu süreçte hasta yakınlarının her türlü desteğe ihtiyacı vardır[11].
Bu zorlu yolculukta aile içi dayanışma ve toplumsal destek büyük önem taşır[9]. Hasta yakınlarının, Alzheimer hakkında olabildiğince bilgi edinmeleri ve hastalığın seyrini öğrenmeleri, karşılaşacakları durumlara daha hazırlıklı olmalarını sağlar. Aile bireylerinin işbirliği yaparak sorumlulukları paylaşması, tükenmişliği önlemeye yardımcı olabilir. Ayrıca destek gruplarına katılmak, benzer deneyimler yaşayan diğer ailelerle iletişim kurarak duygusal destek almak da faydalı olacaktır. İhtiyaç duyulduğunda profesyonel bakım hizmetlerinden veya Alzheimer Derneği gibi sivil toplum kuruluşlarından rehberlik almak, hem hastanın alacağı bakımın kalitesini yükseltir hem de yakınlarına nefes alma imkânı sunar. Unutulmamalıdır ki, bu süreçte bakımı üstlenen kişilerin kendi fiziksel ve ruhsal sağlıklarını da korumaları gerekmektedir; zira ancak iyi durumda olan bir bakım veren, hastasına yeterince faydalı olabilir.
Toplum olarak da Alzheimer’lı bireylere ve ailelerine karşı anlayışlı ve destekleyici bir tutum sergilemeliyiz. Unutkanlık veya davranış değişiklikleri gösteren yaşlılara sabırla yaklaşmak, onları dışlamamak ve ihtiyaç duyduklarında yardımcı olmak, insani görevlerimizdendir. Bu hastalıkla mücadelede, ailelerin yalnız olmadığını hissetmeleri son derece kıymetlidir.
Farkındalık Çağrısı
Sonuç olarak, Alzheimer hastalığı hepimiz için giderek büyüyen bir meydan okumadır. Ancak bilgi ve farkındalık, Alzheimer’la mücadelenin en güçlü araçlarıdır[12]. Bu farkındalık ayı kapsamında herkesi Alzheimer hakkında daha bilinçli olmaya davet ediyorum. Lütfen belirtileri erken fark etmeye özen gösterelim; unutkanlığı basite almayıp gerektiğinde bir uzmana danışalım. Alzheimer’lı bireylere ve onlara bakan yakınlarına destek olalım, onların sesine kulak verelim. Unutmayalım ki Alzheimer’ı yenmenin yolu, onu daha iyi anlamak ve el birliğiyle hareket etmekten geçiyor. Herkesi bu önemli konuda duyarlı olmaya ve üzerine düşeni yapmaya çağırıyorum.
Kaynaklar
- World Health Organization. Dementia. https://www.who.int/news-room/fact-sheets/detail/dementia (Erişim tarihi: 20 Ağustos 2024)
- Alzheimer's Disease International. World Alzheimer Report 2023. https://www.alzint.org/resource/world-alzheimer-report-2023/ (Erişim tarihi: 20 Ağustos 2024)
- Mayo Clinic. Alzheimer's disease. https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/alzheimers-disease/symptoms-causes/syc-20350447 (Erişim tarihi: 20 Ağustos 2024)
- National Institute on Aging. What Is Alzheimer's Disease? https://www.nia.nih.gov/health/what-alzheimers-disease (Erişim tarihi: 20 Ağustos 2024)
- Alzheimer's Association. Treatments for Alzheimer's. https://www.alz.org/alzheimers-dementia/treatments (Erişim tarihi: 20 Ağustos 2024)
- Livingston G, Huntley J, Sommerlad A, et al. Dementia prevention, intervention, and care: 2020 report of the Lancet Commission. The Lancet. 2020;396(10248):413-446.
- Scarmeas N, Stern Y, Tang MX, Mayeux R, Luchsinger JA. Mediterranean diet and risk for Alzheimer's disease. Annals of Neurology. 2006;59(6):912-921.
- Durazzo TC, Mattsson N, Weiner MW; Alzheimer's Disease Neuroimaging Initiative. Smoking and increased Alzheimer's disease risk: a review of potential mechanisms. Alzheimer's & Dementia. 2014;10(3 Suppl):S122-S145.
- Brodaty H, Donkin M. Family caregivers of people with dementia. Dialogues in Clinical Neuroscience. 2009;11(2):217-228.
- Alzheimer's Association. 2023 Alzheimer's Disease Facts and Figures. Alzheimer's & Dementia. 2023;19 (4):1598-1695.
Nöroloji Uzmanı
Uzm. Dr. Aka Uluğ TRAKYALI